EYVAH SINAV YAKLAŞIYOR !
Gülcan Aydoğmuş
glcn204@gmail.com -Salgındı ,hastalıktı, karantinaydı derken sınava girecek gençleri unuttuk.
Stresli geçen bu zor günlerde gençler geleceklerini büyük ölçüde etkileyecek olan sınava çalışıyorlar. Hatta çalışmaya çalışıyorlar desek daha doğru olur .
Normal zamanda bile ağır gelen sınav stresi karantinayla birleşince onlar için daha da zorlaşıyor. İşte tam bu noktada devreye aileler ve onların destekleri girmeli.
Normalden daha çok anlayış bekleyen bu gençlere ailelerinin biraz daha sabır gösterip onları daha çok desteklemeleri yaşadıkları bu durumun ağırlığını hafifletecektir.
Havaların ısınmasıyla gözlerini dışarıya diken gençler bu zamanları çok iyi değerlendirmek için yapmak istediklerini biraz daha ertelemeleri gerekecektir.
Geri sayımın başlamasıyla karantina süreci ve sınav tarihinde yaşanan değişiklik gençler tarafından bahane olarak gösterilmemeli sınava güncel sıkıntılardan arındırılmış bir şekilde hazırlanılmalıdır. Aksi takdirde elbet bir gün geçecek olan bu süreçte zarar gören onlar olacak ve keşke bu zamanları daha verimli geçirseydim diyeceklerdir.
Maalesef kaygı ve stresin artması sürecin olası bir sonucudur ama bu kaygı ve stresin ölçülü seviyede yaşaması öğrencilerin lehine dönüştürülebilir..
Stresin ve kaygının duygusal ve fiziksel olarak etkilerine baktığımızda ;panik hissi, sinirli olma, ağlama, aşırı engellenmişlik hissi, şaşkınlık, unutkanlık, olumsuz düşünceler ve depresyon mide bulantısı, titreme, kasılma, baş ağrısı veya aşırı terleme
şeklinde sıralayabiliriz.
Bu durumu kontrol etmek için öncelikle kişide bunlara neyin sebep olduğuna bakmakta fayda vardır.
Kaygının bir türü olarak; sınav kaygısını ,sınava yeterince hazırlanmayan ya da hazırlanmadığını düşünen kişilerde görmek mümkündür. Yeterli ölçüde hazırlanan kişilerde ise bu sefer başarısızlık yaşama ,yaşanabilecek olumsuzluklara karşı çaresiz kalma düşünceleri sıklıkla görülebilir.
Bu nedenlerle ortaya çıkan çeşitli fiziksel ve duygusal belirtiler öğrencilerin sınava odaklanması yerine dikkatini ve enerjisini kendine, kişisel duygularına ve çevresine vermesine neden olur.
Eğer bu belirtiler pandemi döneminde görülmüşse ’’Acaba bana virüs mü bulaştı ? ’’paniğine de sebep olabilir.
Bu dönemde öğrencilerin eğer hastalık hassasiyetleri varsa evde kalmaları ve mümkün mertebe kimseyle yakın temasta bulunmamaları ruhsal sağlıkları açısından yaralı olacak önlemlerdendir .
Okulların tatil olmasıyla arkadaşlarından ayrı kalan çoğu öğrenci sosyal ihtiyaçlarını sanal olarak gidermesi ona iyi gelecektir .Tabi bu durumda ailelerden gencin halinden genç anlar, deyip anlayış göstermesi beklenir.
Sınavı tek odak noktasına dönüştürmek ,sürekli sınavla yatıp kalkmak ruhsal sağlığı olumsuz etkilediği gibi günlük rutini bozarak tahammülsüzlüğe neden olup öğrencilerin derslerden verim alamıyor hale gelmelerine neden olacaktır.
Bu yüzden öğrenciler sınav olgusu ile barışmalı, sakin ve verimli çalışmalar yapmalı , aynı sorunları ve sıkıntıları yaşayan bir çok kişinin olduğunu düşünmeli , bazen çalışma ortamında değişiklik yaparak yenilikler yapmalı , ev ortamından uzaklaşmak için günlük kısa yürüyüşler yaparak kaygı ve stres düzeyini kontrol altına almalıdır.
Ve tabi ki de sınava girecek öğrencilerin kendilerini ,kazanmak istedikleri okullarda tatlı kayıt telaşını yaşarken ,kendilerini amfide dersi dinlerken , İzmir Kordon’da dolaşırken , Ortaköy, Beşiktaş’ta arkadaşlarıyla buluşurken ,finallerden aldığı not yetmeyince büte girerken ,seminerden seminere koştururken hayal etmeleri onların stresini alıp götürür ,hatta sınava çalışmaları için onlara harika motivasyon sağlar.
İstanbul’da duvarları tarih kokan İstanbul Üniversitesi’nde psikoloji bölümü okuyorum.
Sizlere, benim de geçtiğim bu zorlu yollara ki deneyimlerimi , edindiğim tecrübeleri ve bu konuyla ilgili öğrendiğim bilgileri aktarmak istedim.Hepinize aşacağınıza inandığım bu zorlu
yolda başarılar dilerim.
Tüm sınav öğrencilerinin dualarının kabul olması dileği ile …