02 Ekim 2016 - Pazar

KIVIRMADAN BUNLARI DA AÇIKLAYABİLİR MİSİN?

Yazar - Bülent Çakır
Okuma Süresi: 5 dk.
Bülent Çakır

Bülent Çakır

civrilhaber@hotmail.com - 0542 612 59 75
Google News

15 Temmuz ihanetinden sonra OHAL kapsamında çıkartılan KHK ler ve yapılan uygulamalar sonucu, kamuda örgütlenen FETÖ’cülerin boyutları ortaya çıktıkça dilimiz damağımız kuruyor.

 

İslamı tebliğe soyunan sahtekârların, milletin saf temiz çocuklarını kandırarak devletin her kademesine soktukları ortaya çıktı.

 

Türkiye Cumhuriyeti Devletini resmen işgal etmişler. Bu denli devlete sızan bir örgüt dünyanın hiç bir yerinde yoktur.

 

Devletimizde derin yapı oluşmuş, ancak bu milli bir yapı değil, hain bir yapı olmuş. Paşalar, valiler, kaymakamlar, müsteşarlar, genel müdürler, hâkimler, savcılar, müfettişler dâhil, her kesimden devlete en üst düzeyde yerleşen bir hain yapı.

 

Ekonomide ki büyük holdingler, eğitim kurumları herkes bu yapının içersinde. Açığa alınanlar, görevden ihraç edilenler, gözaltında olanlar, tutuklananlar bütün bunlara baktıkça hainliğin büyüklüğü ortaya çıkıyor. 

 

Buraya nasıl gelindiği konusuna inanıyorum ki; bu operasyonlar bittikten sonra kafa yorulacak ve bir daha olmaması için önlemler alınacak. Ancak bu konuyu merak edenlere bir kaç hatırlatma yapmak istiyorum.

 

Bu kargaşada FETÖ ile bağlantısı olmayan insanların da ihbar edildiği söylentileri bir güven bunalımı yaşanmasına neden oluyor.

 

Bu ihbarlar bazı insanlarda paranoya oluştururken, ihbar hatlarına yanlış ihbarlar vererek bu insanları da aradan çıkarmaya çalışan fırsatçılar yok değil. 

 

Devletin FETÖ’cüleri temizlikte kararlı oluşu sonrası FETÖ sempatizanları ve destekçileri kendilerini gizleme, hedef saptırma gibi yöntemlere başvurarak, darbeye karşı yapılan demokrasi nöbetlerinde kendilerini gösterip, sanki en büyük darbe karşıtları algısını yaratmaya çalıştı, hala da sosyal paylaşım sitelerinden yaptıkları paylaşımlar ile bu algıya devam ediyorlar.

 

Kısacası kim FETÖ’cü, kim karşıtı belli tam olarak değil.

 

Allah korkusu olmayınca at iftirayı gitsin! Ben yandım (yanacağım) diğerleri de yansın mantığı hüküm sürüyor.

 

Bir iftira ile harekette geçen güvenlik güçleri suçlu ile suçsuzu ayırt etmek için günlerce emek veriyor. Ne var ki birde soruşturma bile görmeyenlerin ismini yayanlar ve basına servis yapanlar var ki ,onur ve hasiyet konusunda hiç nasiplenememişler.

 

Neredeyse komşusu ile sıkıntısı olanlar ‘Bu Fetö’cü’ diye polise ihbar etmeye başladı.

 

Bu iş çığırından çıktı. Cadı avına döndü.

 

Biz ‘Devlet kimin ne olduğunu bilir’ deriz hep. Buna inanmışızdır. Umarız ki devlet, somut delillere ve belgelere dayanmayan haksız ve yanlı iftiraları gaile alarak vakit kaybetmez. 

 

Bu cemaatle uzaktan yakından alakası olmayan temiz insanlarla ilgili yanlış yapmaz. Hepimizin istediği gerçek anlamda FETÖ’cülerin temizlenmesi…

 

Bunun içinde elinde somut belge olanların gerçek suçluların ortaya çıkması için çalışması. İntikam almak için iftira ve yalan ile insanları karalaması değil.

 

15 Temmuz’dan sonra Çivril’de özellikle bazı isimler kaybettikleri siyasi makamları geri alabilmek adına haysiyetsizce bir iftira kampanyası başlattılar.

 

Sevmedikleri ya da intikam almak istedikleri herkesi FETÖ’cü diye ihbar edip savcılığa şikâyet ettiler.

 

İki aydır FETÖ’cü diye neredeyse herkese iftira atan bu çakma vatansever ve kripto FETÖ’cülerin bugüne kadar ihbar ettiği isimler hakkında hiçbir yasal işlem yapılmadı. Sadece bu bile bu şahısların Devlete yardımcı olmak için değil şahsi intikam için çalıştıklarının göstergesidir.

 

Üç haftadır bu köşeden bu insanlara hiç kimseyi korumadan ve savunmadan sorduğumuz birkaç soru var.

 

‘FETÖ’cülerin yakalanması ve cezalandırılması konusunda samimisiniz?’

 

Sahte şahitler ve uydurma bilgiler ile hareket edeceğinize, yalan ve iftiraya başvurma yerine herkesçe malum olan FETÖ’den aranan Osman Aslan ile Ümit Çelik’in darbeden kaç ay önce görüşmeye başladıklarını ve neler görüştüklerini sordunuz mu?

 

Ya da Denizli’de FETÖ soruşturması kapsamında yapılan ilk operasyonda açığa alınan TKDK il müdürü Ümit Dağdeviren ile Çivril’de TKDK’ dan hibe alan bir şirketin ortaklarının ilişkilerini soruşturup ‘hibe çıkınca Cemaate dört burs vereceğim’ diyen kim diye araştırıp gerekli makamlara bildirirdiniz mi?

 

Siz öküz altına buzağı arıyorsunuz, sevmediğiniz herkesi karalamak için iftira atıyorsunuz da bu şirketin ortaklarından birisi son FETÖ operasyonunda gözaltına alındı soruşturma geçirdi farkında mısınız?

 

Samimiyseniz bunları da açıklayın. Her gün klavyenin başına geçip sanal kahramanlık yapmaya gerek yok. Bunlar sizin en yakınızdaki isimler bütün bu soruların cevabını bilmiyor olamazsınız. Bilmiyorsanız bile her gün oturup kalktığınız bu insanlara sorup öğrenebilirsiniz.

 

Gerçekten Reis’i seviyorsanız ve Devletimize bağlıysanız bunları açıklayın.

 

Yoksa insanın aklına şu da gelmiyor değil; siz FETÖ ile uzaktan yakından ilgisi olmayanlara FETÖ’cü çamuru atmaya çalışarak kendinizi mi gizlemeye çalışıyorsunuz?

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları