DİNAR YOLUNU DA DİYANET İŞLERİ BAŞKANINA YAPTIRALIM
Bülent Çakır
civrilhaber@hotmail.com - 0542 612 59 75
Ülkenin en büyük projelerini yapan en büyük bütçelerinden birine sahip Bakanına biz cami açtırdık.
Vizyona bak, ufka bak…
Ulaştırma ve alt yapı Bakanı Adil Karaismailoğlu Honaz’da, Denizli’yi İzmir - Anakara - Antalya ya bağlayacak tünel ve Denizli Aydın otoyolunu,
Uşak Ulubey de devam eden yol çalışmalarını, Kütahya Gediz’de otoyol çalışmalarını inceledi.
Çivril’de cami açtı…
Ülkeyi baştan başa otobanlarla duble yollarla ağ gibi ören, Şehirleri birbirine hızlı tren rayları ve şebekeleri ile yakınlaştıran, Yol yapan, köprü yapan, tren yolu yapan, Ulaşımdan sorumlu bakana biz Cami açtırdık…
Ufuk bu kadar, vizyon bu.
Eldeki bu…
Atanan seçileni aratmaz, seçilen atananı…
Kızılcayer ve Yassıhöyüklüler daha bilinçli hareket etti. Yol ihtiyacını, kavşak derdini, yol ’un bakanına arz etti.
Bakanı durdurup kavşak istedi.
Başkanla Kaymakam, caminin önünde ceket ilikleyip protokol işgal etti. Bakan’ın Kızılcayer’de durdurulduğundan haberleri var mı acaba? Ya da orada kavşak sorunu olduğundan.
Bakanın geleceği basına bile iki gün önceden söyleniyorsa ‘idare’ makamındakilere hayli hayli önce söyleniyordur.
O süreçte bir araya gelip en azından Dinar yolu ile ilgili bir dosya hazırlanıp Bakan’a, yanındakine verilebilirdi. Durum ayaküstü de olsa anlatılır aciliyeti arz edilebilirdi.
Biz cami açtırdık. Allah kabul etsin.
Bakan bile şaşırdı, kurdeleyi keserken ‘Sürpriz oldu’ dedi.
Haklı adam.
Yolda köylüler durdurup kavşak istiyoruz deyince ‘köylüsü kavşak isteyen ilçenin, başkanla kaymakamı herhalde benden duble yol, köprülü kavşak ister’ diye düşünmüştür. Camiye gelince belenglemiştir…
Ulaştırma Bakanına cami açtırdık. İnşallah Diyanet işleri başkanının yolu düşer bir gün Çivril’e gelirde Dinar yolu bir an önce tamamlanır.
***
Büyük umutlarla siyaset sahnesine çıktı.
Yıllarca görev yaptığı kurumun verdiği güvenilirliği de kullanarak çok kimseye ve guruba umut oldu…
İşten anlayanlar ‘bir şey olmaz’ dese de iki yıl kadar rüzgârı esti.
Estirdiler…
Söylemleri, davranışları siyaseti bilmediğini açık açık gösteriyordu.
Son şans diyerek ‘yürü’ dediler.
Üç ay sonra kendi bağcığına basıp düştü…
Siyaset podyumunda yürümesini bilmezsen ya çelme yer ya da bağcığına basıp düşersin. Ama illaki düşersin…
***
Bedri Ataş’ mı Muzaffer Palaz’ mı?
CHP’nin nur topu gibi yeni bir derdi oldu.
Sanki hiç yokmuş gibi…
Yeni İlçe Başkanı Kim olacak?
Ünal Karaosmanoğlu’nun Sağlık sorunlarını gerekçe göstererek istifa etmesinin ardından CHP’de ilçe Başkanlığı yarışı ‘kavgası’ başladı.
İl yönetiminin talimatıyla (tüzük gereği) ilçe yönetim kurulu kendi arasında ilçe başkanı seçecek. 14 kişinin katılacağı seçimde şimdilik Muzaffer Palaz ve Bedri Ataş başkanlığa talip.
Aday isimlere bakınca 40 yıllık mücadelenin bitmediği - bitmeyeceği anlaşılıyor.
CHP Çivril’de iktidar olmayı değil son raundu kimin kazanacağına odaklandı…
***
Allah çalışana veriyor.
Çalışmayan da çalıyor…
Beş yıl önce dükkânına gelenlere ısmarladığı çayın parasını misafirinden isteyen adam, bugün iki katlı ev yapmış yürürken yollara sığmıyor.
Dedik ya kimisi çalışarak, kimisi çalarak…
Çalışarak yapan bugün temel kazsa altı ay sonra beton dökebiliyor, çalan temel beton kolon bir hafta da yapıp bitiriyor.
Kimsenin malında yaptığında gözümüz yok. En güzelleri onların olsun. Ama çalmadan…
Başkanı, adam yerine koyup amir yapınca, önce dişler yapıldı.
Ankara’da kebabı mantıyı rahat yemek için.
Ardından düğün…
Tazminatın ilk taksitiyle Umre ’ye gidip günahlardan da temizlendi.
Şimdi de iki katlı evi yapmış bitirmiş olmuş.
Allah güle güle oturtsun, Gülsün ki dişlerini görelim. O kadar para verildi…
Sırada araba var.
Belediye’den gelecek tazminat hesaba yattı mı, birazı ‘seçim çalışmaları’ için başkanına gider, kalanıyla güzel bir araba çekeriz altımıza.
Adam olduk ya, güzel araba binmek bizimde hakkımız.
